28 Ocak 2011

Yasaklar

<<
Hatırlar mısınız Metin Akpınar ve Zeki Alasya'nın yasaklar isimli bir kabaresi vardı? Çocukluk yıllarımda hala video, vhs ve beta kasetlerle boğuştuğum zamanlarda, bu kabarelerin kasetleri çok revaçtaydı. İzler izler gülerdik. Şimdi o kadar çok izlemiş olmama rağmen tam anımsayamıyorum hepsini ama aklımda yer etmiş bir skeç var o da yanlış anımsamıyorsam Zeki Alasya'nın halk plajına girmek için çabalamasıdır. Ama bir türlü plaj adabına göre hareket edemez yaptığı her şey yasaktır! Ne yaparsa yapsın plaj bekçisi olan Metin Akpınar plaja girmesine izin vermez. Plaja mayoyla girmek yasaktır. Plaja kıyafetle girmek yasaktır. Şapka ile girmek yasaktır hani öyle bir an gelir ki sanki plaja girmenin imaknı yok gibidir. Elbette ben bu eğlenceli skeçi o lezzette yazamadım ama izlerken çok gülmüştüm. 
Tabi şimdi plajlarda bekçi yok. Şimdi bambaşka yerlerde yasaklar var  ; internet yasakları, içki yasakları,ıslık yasakları... Sosyolog ya da psikolog değilim elbette ama gözlemlediğim bir şey var ki o da yasakların insan üzerindeki etkileri. Herhalde doğamızda kısıtlanmaya direnç göstermek güçlü bir şekilde bulunuyor ki çocukluğumuzdan beri yasak olan her şey daha da çekici geliyor bizlere. Hatta Adem ile Havva'dan beri. Yasak olan her şeyin tuhaf bir çekiciliği var. Merak uyandırır yasaklar, karşı gelme isteği de uyandırır. Çocuğa bu eşyalara dokunmak yasak dersin ilk fırsatta eli onlardadır mesela, derste konuşmak yasaktır ama tenefüsten daha fazla derslerde konuşulur v.s. 
Youtube yasaklandı eminim yasaklanmadan öncesine nazaran daha çok tıklanıyordur site şimdi o daha çekicidir. Trafikte bile bu kural değişmiyor cezalar artsa da her yerde kameralar olsa da, ters yöne giren araçlar, kırmızı da geçmeler her an yaşadığımız şeyler. Peki yasaklar neden vardır; insanın huzuru için vardır, güvenliği için vardır yani kısacası iyiliğimiz için diyelim. Son günler gündemde olan içki yasağı her programda hararetle tartışılıyor. 24 yaşının altındaki kişiler artık içki içemeyecek . Bunun nedenini anlamış değilim. Bizim gençlerimiz de içki sorunu mu var alkolizm aldı başını yürüdü de ben mi kaçırdım? 
Reşit olduktan sonra ki öğrencilik yıllarımda en keyif aldığım aktivitelerden biri konserlere gitmek ya da bar programlarında canlı müzik dinlemekti hala çok severim ama o zaman, o yaşlarımdayken çılgınlar gibi dans edip bağıra çağıra eşlik edip çok eğlenirdim, sosyalleşir yepyeni insanlarla tanışır dünyamı genişletirdim. O yaşlar hayatı, kendini tanıma yaşları. Araba kullanabildiğin, oy verebildiğin, istediğin kadar gezip eğlendiğin, ailen ile değil de tek başına tatile çıkabildiğin kendi sorumluluğunun kendinde olduğunu fark ettiğin, hatalar yapıp öğrendiğin yaşlar! Olgunlaştığın çocukluğu geride bırakıp birey olduğun, hayata ilk adımlarını attığın önemli yaşlar.  Ben o sürecimi hatırlıyorum, kimsenin amacı içki içmek değildi! Barlara giderken amaç, beraber olmak dans etmek eğlenmekti. Şimdi de bunun farklı olduğunu düşünmüyorum, ama bu yasakla birlikte her şey değişecek. Amaç değişecek amaç sarhoş olmak olacak, alkol bulmak için çeşitli yollar bulunacak ve ne de olsa gizli gizli bu yasak çiğnenecek hatta belki yasak olmadan haftada bir iki gece alınan alkol her geceye yayılacak ya da belki geçen gece "Doğrudan Siyaset" programında söylendiği gibi uyuşturucu madde tüketimi iki katına çıkacak, gençler kimliklerini bulacaklarına bir boşluğun içinde kaybolacak, bu çok üzücü bir tablo değil mi?  Şimdi bu yasak gerçekten topluma insana her hangi bir huzur getirmiş olacak mı? Sanmıyorum, ne internet yasakları ne ıslık ( tepki) yasakları bizlere iyi gelmiyor bence hatta daha da kötüsü bu yasaklar yaşamı kısıtlayarak birey olarak kendimizi geliştirmemizi engelliyor . Bizleri boğuyor, ileri götüreceğine geriletiyor ve bu beni korkutuyor, gelecek adına endişelendiriyor, önümü göremez oluyorum sanki. Bu yasakların gerekli olduğuna inanmıyorum ikna da olamıyorum . Ne kadar zorlasam da olurunu bulamıyorum. 

2 yorum:

  1. merhaba, sizi arka sokaklarda görmekten mutluluk duyduk. yasaklar'ı hatırlatmanızda süper oldu... o dönemde ses kasetleri çıktığı için cümle cümle ezberlemiştik. metin akpınar plaja gidiyor, zeki alasya ise bekçiyi oynuyordu.
    metin akpınar zeki alasya'nın anlaşılmaz ve sert konuşmaları karşısında eşine "çok yürüdük bulgar sınırına geldik galiba...", zeki alasya'ya "komşi kakosi, dobra"... iyi geceler... uçan

    YanıtlaSil
  2. düzeltme: bir önceki yorumun ikinci satırında,
    "hatırlamızda" ibaresini "hatırlamanız da" diye düzeltir, kendime teessüf ederim.

    YanıtlaSil